
Halk arasında Tahir ile Zühre Mescidi olarak anılmasının yanında Arzu ile Kanber ve Dön Baba Mescidi, ayrıca banisine atfen Sahib Ata Mescidi olarak da bilinmektedir. Binanın kitabesi bulunmadığı için banisi, tarihi ve mimarına ilişkin kesin bilgiler mevcut değildir. Mescidin, Konya dış surunun Çeşme Kapısı civarında olması, söz konusu binanın Sahib Ata’ya aidiyetini ortaya koymaktadır. 13. yüzyılın üçüncü çeyreğine tarihlendirilmektedir. Aynı isimle bilinen türbe, mescitle bitişiktir.
İnsan yaşlanmaz, hayatı boyunca edindiği deneyimler ile yalnızca olgunlaşır. Coğrafyasından maneviyatına, lezzet kültüründen tarihine kadar Konya, bir insanın hayatına katabileceği en özel deneyim ve en büyük olgunluk olacaktır.
İnsan küçük bir evren taşır içinde. Ömür yolculuğu kilometreler ile değil zamanla ölçülür. Dünya üzerinde gittiği her yer, kat ettiği her rota içindeki dünyayı değiştirir insanın. İşte bu yüzden Mevlana’nın şehri Konya’yı gezmek ve eşsiz rotalarında yolculuk etmek, insanın kendini keşfetmesi demektir aynı zamanda.